2014 yapımı 3
Days to Kill filminin yönetmenliğini McG (ya adamın isminde eksik bir şeyler
var ya da hava atıyor), senaristiğini Adi Hasak ve Luc Besson yapmış. Luc Besson’u
Leon the Professional ve Taken: İstanbul filmlerinden tanıyoruz. Taken filmini
günahım kadar sevmesem de, bu filmden özellikle bahsetmemin bir sebebi var. O
da, Luc Besson’ın Türkler hakkında zerre bir şey bilmediği... yazının devamında ne demek istediğimi anlayacaksınız.
Ethan renner (Kevin
Costner) - kendisi eski bir CIA ajanı olur- sadece küçüklüğünü hatırladığı kızı
Zooey’nin hayatına, bayağı yaşlanmış bir şekilde ve bol öksürükle -ama yine karizmatik- peşinde de Vivi Dalay(Amber Heard) gibi bir ateşli ajan
varken giriş yapar. Emekli ajanımız hasta olduğunu öğrendiğinde kızıyla
kaybettiği zamanları telafi etmek ister. Fakat Vivi ona bir teklifle gelir, bu
teklif onun ikinci şansı olabilir mi? Gerçi bir ajan o kadar uzun süre yaşadıysa
kaçıncı ikinci şanstır o:D Fimimizde
bonus olarak bir Türk tiplemesi var, üstelik 40 saniyeden fazla gözüküyor -adı
Mitat Yılmaz. Kendisini oynayan adam Marc Andréoni adında bir Fransız ama olsun
artık, bize gönderme yapmışlar. Ne bize gönderme mi yapmışlar? Oha filmde Türk
adı geçiyormuş. Yuh, bize göndermişler...
Ehehe.
Film boş
zamanınız varsa, kendinizi yormak istemiyor az güleyim biraz da aksiyon olsun
diyorsanız izleyebileceğiniz bir film.
Ben Kevin Costner’ı sevmem, ancak bu filmde yaşlılık ayrı bir
çekicilik katmış adama, sevmeyenlerin şans vermesi gerektiğini söyleyebilirim. Baba
figürü hoşuma gitti. Amber Heard’a da
dibim düştü, gözlerim şenlendi. Zooey derseniz tam bir Türk kızıydı, bu ara bu
mu moda acaba? Cast seçimi yerli
yerindeydi. Türk abimiz her ne kadar
Arap havasında olsa da alıştık. Luc Besson’ın Taken filminde de Osmanlı’dan
arta kalan saçma sapan bir yer olarak resmedilmişti İstanbul, o yüzden bu
filmde de Arap muamelesi görmek çok şaşırtmıyor. Zaten cahil Hollywood’a kalsa,
biz ya hep Arap’ız ya da buralar hala hep Osmanlı. Bir Hollywood bir de hükümet
Osmanlı’nın artık var olmadığını anlayamıyor.
Kısacası film
bana eskiden de Kanal D’de yayınlanan
ikinci sınıf kalite hafif eğlenceli aksiyon filmlerini hatırlattı.
Ben onları çocukluğumda manasızca nasıl seviyorduysam bunu
da sevdim.
İyi Seyirler...
D.
D.