Bret Easton Ellis’in romanından uyarlanan American Psycho
filminin yönetmeni Mary Harron. Başrolünde Cristian Bale oynuyor ve ara sıra
Reese Witherspoon, Jared Leto, Willem Dafoe gibi isimleri görme şerefine nail
oluyoruz.
Patrick Bateman hali vakti yerinde bir iş adamı. Ancak
içinde psikopat benliği yüzünden fırtınalar kopuyor. Kendini beğenmiş, hırslı ve kıskanç, kartvizitten
sebeplerle adam doğrayabilir. Oysa bana tüm kartvizitler birbirinin aynısı gibi gelmişken, o terden sırılsıklam olmuştu. Hayat kadınlarını evine toplayıp, sevişirken
aynada kendisini, kaslarını hayranlıkla izleyen, müziksever bir tipleme Bateman
(nanananananana BATMAN!). Sonra da bu kadınları parçalıyor işte. Sıradan, şımarık bir seri katilimsi.
Bu filmde rol almayı kabul etmeden önce Cristian Bale’i
etme, eyleme, kariyerinin intiharı olur bu, diye uyarmışlar. Bu kadar kötü bir
filmden sonra, adamın kariyeri tavan yapıyor neyse ki.
Film boyunca Dect. Kimble için, bu adam niye bir öyle bir böyle davranıyor, diyenlere gelsin. Willem Dafoe’ya Dect. Kimble rolünü üç şekilde oynamasını
söylemişler:
- Bateman’ın Paul Allen’ın katili olduğunu bilen Kimble.
- Bateman’ın Paul Allen’ın katili olduğunu bilmeyen Kimble.
- Bateman’ın Paul Allen’ın katili olduğundan şüphelenen Kimble.
Film güzel bir korku-gerilim filmi olabilirdi. Sonuna bakılırsa adam akıllı bir psikolojik film de olabilirdi. Ancak hiçbiri olamamış. Bir kere her anını tahmin edebiliyorsunuz -hmm, şimdi öldürecek, aha yine doğradı kadını. Ne zaman öldürmeyeceğini bile tahmin ediyorsunuz. Romanını okumadım ama güzel olduğunu duydum. Filmse çok kötü, çok boş. Ancak
Cristian Bale deliriyor falan, bu kadar kötü bir film için bile oyunculuğunu
konuşturuyor, bunun için izlenebilir belki. Bence izlenmezmiş.
B.
B.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder